Merhaba!
Bildiğiniz üzere Bursa'da yaşıyorum ve Bursa termal suları ile zengin bir memleket.
Çekirge semtinde bulunan şifalı ve tarihi hamamları bilmeyen yoktur.
Her çocuk bitlendiğinde buranın sıcak sularında yıkanmış, keselenmekten imanı gevremiştir.
Hele anneannesi veya babaannesiyle hamama gidip kırklanmışsa, kıpkırmızı bir suratla günü geçirmişse "hamamların efendisi" kıvamına gelmiştir. Çocukken hepimizin hamam sefaları eğleceli olsa da yaş ilerledikçe "ne gerek var" "zor geliyor" "boş ver gitmeyelim" gibi bahanelere sığınarak işten güçten vakitsizlikten erteleriz hamam keyfini. Annem ve ben ne zaman niyet etsek gerçekleştiremediğimiz hamam sefasını en son geçen günlerde yeğenim Ceylin'i de yanımıza alarak gerçekleştirdik. Hatta öyle bir gerçekleştirdik ki olaylar olaylar...
Ama önce ilk olarak bundan 4-5 sene evvel gittiğimiz anneannemli hamam maceramızı anlatmadan geçmek istemiyorum. Anneannem Alzheimer hastasıydı rahmetli beni hiç sevmezdi laf aramızda.
Ne zaman annem anneannemi yıkamaya kalksa yardım etmek için banyoya gitsem bağırır beni çıkarırdı. Hatta tuvalete ben götürürdüm annem yokken kovardı beni, tabii bunda mahrem yerlerini göreceğim endişesi vardı, hayır yani bu yaşlılarda bu hassasiyet nedir anlamıyorum, tuvalette düşsen ayağını, belini kırsan daha iyi mi olacak!!! Neyse işte Alzheimer hastası olmasına veriyorum hırçın hallerini, ayyyy yine uzattım değil mi, hemen konuyu toparlayayım.
Soğuk bir kış günü anneannemi yıkamak istedik ama hava çok soğuk, baktık banyoda rahat durmayacak kalktık hamama gittik. Ama umumi hamama değil, hususi hamama gittik.
Hususi hamamı bilmeyenler için kısaca anlatayım; oda oda ayrılmış banyolar var, soyunma odası ve 2 kişilik banyodon oluşuyor, kurnası, mermerden oldukça büyük bir küveti var.
Belli bir ücret karşılığında 1 veya 2 saat burada yıkanabiliyorsunuz.
Biz de böyle bir hususi hamama gittik ve 1 saat için ücret ödedik ama yetmedi anacım 1 saat.
Nasıl yetsin anneannemi yıkamak zor, kendimizi yıkamak daha da zor.
Anneannem sürekli suyu ver, tası ver, sabunu ver diyerek bizi çıldırttı.
Kendisi yıkanmak istediğini sanırım daha iyi anlatamazdı. Yıkadık , odada giydirdik "bizi burada bekle sakın dışarı çıkma biz geliyoruz su dökünüp" dedik ama içeri gider gitmez arkamızdan kapıyı açıp dışarı çıkmaya çalıştı, yarı çıplak peşinden koştur, içeri al tekrar...
Allah'ım ya ne gündü, annem de ben de yorgunluktan ölmüştük.
Zaten 1 saat de yetmemişti zar zor çıkabilmiştik.
Böyle nahoş bir hatıra ve yorgunluk olunca bir daha hamama gitmedik.
Ben umumiye gidelim bir gün dedikçe sanki günler çuvala girmiş gibi yukarıda yazdığım bahaneleri ürettik.
Ceylin yarıyıl tatilinde bizde kaldı, çocuk da sıkıldı biz de sıkıldık ne yapalım?
Hamama gidelim! Yaşasınnnnn oleyyyy ne kadar da dahiyene bir fikir değil mi hem de yarıyıl tatilinde. Topladık tası tarağı düştük yollara, ben öyle otel hamamlarını bilmem hiç gitmedim.
Gitmeyi de istemedim, insan orada yıkanmaya çekinir ya o kadar lüküsün içinde...
Çekinmemek için umumi hamam tercih ettik. Bursa'nın en eski ve tarihi hamamlarından Kaynarca'ya yola düştük. Gittiğimizle elimizde bavulumuzla hamamın kapısında kalmamız bir oldu.
Hamam o kadar dolmuş ki, içeri kimseyi almıyorlarmış artık.
Sen biz üzül, üzül, ben sinirden sürekli yığın olmuş kadınlara "Bursa'nın hamamlığı gelmiş"
"bugünü beklemiş millet" diye diye söylendim.
Annem de gel bakalım Kara Mustafa'ya gidelim eskiden salı günlere bayanlarydı belki yine vardır.
Bi gittik adam bize "10 sene önceydi abla" dedi. Bizde yine bir hayal kırıklığı.
Bavul elimizde kala kaldık. Son şansımız hususiden yana kullanalım dedik ve bingo.
Hemen bir banyo tuttuk ve yıkana yıkana , keselene keselene ikinci bir deriye sahip olduk.
Ceylin hayatında ilk defa hamama gelmenin mutluluğuyla çıldırmış, kurnanın başından ayrılmadı.
Onu da bir güzel keseledik, yıkadık. Aslında umumi hamama gidip yarı çıplak kadınları görmesini istedim ama kısmet olmadı, vereceği tepkiyi görmeyi çok istedim :) Bakalım belki seneye gideriz yine... Peeling falan yalan anacım gidin hamama keselenin, keseletin pamuk gibi olursunuz diyor, bir maceranın daha sonuna geliyoruz. Sizlerin hamam macerasıını duymayı çok ama çok istiyorum.
Yorumlarınızı bekliyorum ♥
Takipte kalın!
instagram/aycanhatadair
twitter/aycanhayatadair
youtube/aycanhayatadair
periscope/aycanhayatadair
pinterest/aycanhayatadair
Ne zaman annem anneannemi yıkamaya kalksa yardım etmek için banyoya gitsem bağırır beni çıkarırdı. Hatta tuvalete ben götürürdüm annem yokken kovardı beni, tabii bunda mahrem yerlerini göreceğim endişesi vardı, hayır yani bu yaşlılarda bu hassasiyet nedir anlamıyorum, tuvalette düşsen ayağını, belini kırsan daha iyi mi olacak!!! Neyse işte Alzheimer hastası olmasına veriyorum hırçın hallerini, ayyyy yine uzattım değil mi, hemen konuyu toparlayayım.
Soğuk bir kış günü anneannemi yıkamak istedik ama hava çok soğuk, baktık banyoda rahat durmayacak kalktık hamama gittik. Ama umumi hamama değil, hususi hamama gittik.
Hususi hamamı bilmeyenler için kısaca anlatayım; oda oda ayrılmış banyolar var, soyunma odası ve 2 kişilik banyodon oluşuyor, kurnası, mermerden oldukça büyük bir küveti var.
Belli bir ücret karşılığında 1 veya 2 saat burada yıkanabiliyorsunuz.
Biz de böyle bir hususi hamama gittik ve 1 saat için ücret ödedik ama yetmedi anacım 1 saat.
Nasıl yetsin anneannemi yıkamak zor, kendimizi yıkamak daha da zor.
Anneannem sürekli suyu ver, tası ver, sabunu ver diyerek bizi çıldırttı.
Kendisi yıkanmak istediğini sanırım daha iyi anlatamazdı. Yıkadık , odada giydirdik "bizi burada bekle sakın dışarı çıkma biz geliyoruz su dökünüp" dedik ama içeri gider gitmez arkamızdan kapıyı açıp dışarı çıkmaya çalıştı, yarı çıplak peşinden koştur, içeri al tekrar...
Allah'ım ya ne gündü, annem de ben de yorgunluktan ölmüştük.
Zaten 1 saat de yetmemişti zar zor çıkabilmiştik.
Böyle nahoş bir hatıra ve yorgunluk olunca bir daha hamama gitmedik.
Ben umumiye gidelim bir gün dedikçe sanki günler çuvala girmiş gibi yukarıda yazdığım bahaneleri ürettik.
Hamama gidelim! Yaşasınnnnn oleyyyy ne kadar da dahiyene bir fikir değil mi hem de yarıyıl tatilinde. Topladık tası tarağı düştük yollara, ben öyle otel hamamlarını bilmem hiç gitmedim.
Gitmeyi de istemedim, insan orada yıkanmaya çekinir ya o kadar lüküsün içinde...
Çekinmemek için umumi hamam tercih ettik. Bursa'nın en eski ve tarihi hamamlarından Kaynarca'ya yola düştük. Gittiğimizle elimizde bavulumuzla hamamın kapısında kalmamız bir oldu.
Hamam o kadar dolmuş ki, içeri kimseyi almıyorlarmış artık.
Sen biz üzül, üzül, ben sinirden sürekli yığın olmuş kadınlara "Bursa'nın hamamlığı gelmiş"
"bugünü beklemiş millet" diye diye söylendim.
Annem de gel bakalım Kara Mustafa'ya gidelim eskiden salı günlere bayanlarydı belki yine vardır.
Bi gittik adam bize "10 sene önceydi abla" dedi. Bizde yine bir hayal kırıklığı.
Bavul elimizde kala kaldık. Son şansımız hususiden yana kullanalım dedik ve bingo.
Hemen bir banyo tuttuk ve yıkana yıkana , keselene keselene ikinci bir deriye sahip olduk.
Ceylin hayatında ilk defa hamama gelmenin mutluluğuyla çıldırmış, kurnanın başından ayrılmadı.
Onu da bir güzel keseledik, yıkadık. Aslında umumi hamama gidip yarı çıplak kadınları görmesini istedim ama kısmet olmadı, vereceği tepkiyi görmeyi çok istedim :) Bakalım belki seneye gideriz yine... Peeling falan yalan anacım gidin hamama keselenin, keseletin pamuk gibi olursunuz diyor, bir maceranın daha sonuna geliyoruz. Sizlerin hamam macerasıını duymayı çok ama çok istiyorum.
Yorumlarınızı bekliyorum ♥
Takipte kalın!
instagram/aycanhatadair
twitter/aycanhayatadair
youtube/aycanhayatadair
periscope/aycanhayatadair
pinterest/aycanhayatadair
Hamam gibisi yok ya o zaman anlıyorsun tam yıkandığını,saatler olsun :)
YanıtlaSilkesinlikle öyle, cilt yumuşacık oluyor :)
Sil