Merhaba!
Ceylin'e kartondan bebek evi yaptık, videoda izleyebilirsiniz!
Takipte kalın!
periscope/aycanhayatadair
pinterest/aycanhayatadair
30 Ocak 2016 Cumartesi
25 Ocak 2016 Pazartesi
"Birkin'in Peşinde" Kitap Yorumu
Merhaba!
Bir gün Jane Birkin isimli Amerikalı manken uçakla seyahat ederken çantası yere düşer ve
içinde ki tüm eşyalar etrafa dağılır. Yanında oturan beyfendi çantasına toplamasına yardım eder ve aralarında bir konuşma geçer, adam;"cepleri olan bir çanta almalısın" kadında; "Hermes yaptığı zaman o çantayı alacağım" der. Bu konuşmada manken Jane yanında oturan adamın Hermes'in CEO'su
Jean Louis Dumas olduğunu biliyor muydu ya da bu hikayede pazarlamanın bir parçası mıydı bilmiyorum, ama durum bu. Şu meşhurrr Birkin çanta hikayesi.Devamında ise Dumas çantayı yapar ve Birkin'e gönderir, gönderir ama bir istediği de vardır Jane'in soyadı Birkin. Jane kabul edince olanlar malum... Günümüzde halen popülerliğini kaybetmeyen ve ecnebilerin deyişiyle "it" çanta olan Birkin'ler zenginlerin kolunda, züğürtlerin de klavyelerinde hikayeleri yazılmakta, garibanların da "kapatilizm anacım" nidalarıyla seslere dönüşmektedir.
Çok yazdım okumadan çıkan olursa saygım sonsuzdur şimdiden yazayım!
Okuduğum kitapları pek yazmam ama bir solukta okudum ve nedense ben de yazma istediği uyandırdı. Sanırım yazma istediğimin en önemli kısmını; Birkin çantalara verilen paralara ve bu çantaları kimler aldıysa onlara bir güzel saydırma ve kayma arzusu olabilir.
Offf sadede de gelemedim zaten iyice bastılar beni...
2008 yılında yayınlandığında çok satanlar listesine giren Michael Tonello'nun Birkin'in Peşinde
kitabının kısaca özetine gelirsek; New York'da yaşayan Michael makyözdür pek çok ünlü isimle çalışmış ve oldukça renkli bir hayatı vardır ancak bu işin ve hayatının yozlaştığını, sıkıldığını artık bir şeylerin değişmesi gerektiğine inanıp Barselona'ya taşınır. Taşınır taşınmasına ama para da kazanması da gerekmektedir. Bu Michael giyimini de çok düşkündür. Bir gün bilgisayar başında otururken evde hiç kullanmadığı Hermes marka eşarbını E-bay'den satışa çıkarır ve anında satılır.
Sadece 1 kez kullandığı 10 senelik eşarba bu kadar talep olduğunu görünce şaşırır.
Bu uyanık ve şık adam gün geçtikçe ve paraya da olan ihtiyacından dolayı dolabında değerli gördüğü pek çok eşyayı satışa çıkarır, sonunda dolabı boşalır ve satacak bir şeyi kalmaz.
Gel gelelim bir gün bir müşterisinden mail gelir, daha çok Hermes markalı eşarp satışa çıkarabilir misin? Önceleri bu talebi anlamaz ama olay basittir. Hermes yılda belirli sayıda eşarp satışa çıkarmaktadır ve Hermes severler eşarpları bulmak için adeta birbirleriyle yarışmaktadır.
Az sayıda eşarp tamam ama bir de işin içine koleksiyonerler girer. Eski eşarpları Amerika'da bulmak imkansız ancak Avrupa'da kimse satın almadan Hermes'in depolarında durup duruyor.
Adamımız bu işi çözer ve E-bay müşterilerinden gelen dilek listelerinde yer alan eşarpları bulmak için mağaza mağaza gezer ve bu işten tonla para kazanır. Kapış kapış satılan eşarp işinden oldukça iyi kar eden Michael E-bay'de Hermes eşarp uzmanı olur. Ünü yayıldıkça listeleri de kabarır ve günlerden bir gün bir mail daha alır. Amerikalı ünlü bir şarkı sözü yazarı ondan nadir bulunan bir eşarp ve eğer temin edebilirse Birkin ister.
Özellikle Cro. bir Birkin.
Eşarp işinde uzaman olsa da Birkin'in ne olduğu bilmeyen Michael bunun Hermes tarafından üretilen bir çanta olduğunu ve almak için birçok kişinin bekleme listesinde olduğunu öğrenince şaşırır.
Bu bekleme listeleri 2 yıla kadar uzandığını da yazmadan geçmeyelim.
Kafasına koyduğu işi başaran ve bunu tutku haline getiren esas adamımız her girdiği mağazada Birkin çanta alma umuduyla satıcıyla konuşur ama sonuç hep hayal kırıklığı olur.
Ümidini kesmez, sonunda bulduğu bir formül ile Birkin çantaya kavuşur ve Amerikalı müşterisine satar. Artık Michael Birkin çantaların peşinde tam 111 ülke dolaşıp bu çantayı özel müşterilerine satacak, paraya para demeyecek bir çok ünlüyle kanka olacak ve sonunda Hermes tarafından kara listeye alınacaktır.
Kısa dedim ama tüm kitabı yazdım :) Pek yorumluk yer de kalmadı gibi sanki :)
Michael internetin özellikle E-bay gibi bir e-ticaret sitesinden nasıl para kazanılırı göstermiş.
Ticari zekasını da kullanarak "neler yaptım dangalaklar hahha" diye hepimize gülen zevki sefasına düşkün bir gay arkadaşmız. Özellikle Hermes'e attığı kazık bana acayip komik geldi.
Sen millete çanta satma beklet, adam binlerce çanta alsın senden paraya para demesin.
Vallihi gülerler sana Hermes :)
Bu Michael anıları ve Hermes macerasını yazdığı kitabı güzel ama benim gibi çok ayrıntılara girmiş.
Mesela Amerika'da bir yer geçiyor hemen parantez içinde "o" yerin tarifi, özellikleri anlatılmış.
Bu nedenle konular biraz uzuyor. Eksi puan aldın Michael otur :)
Ben edebiyat dili falan anlamam ama bana şu hissi uyandırdı "internet dili" .
Düşüncelerini parantez içine alarak sanki o zamandan bu zamana sıçrama yapmış kitap.
Şimdi de sanki konuşuyormuş gibi yazıyoruz ya onun gibi yazmış, yazarla bir bağ kurabiliyorsun.
Aynı zamandan akıcı da hemen okudum bitti.
Konusu itabariyle ilgimi çeken ve Birkin çantaları araştırıp ne kadar gereksiz bilgi varsa minnak beynime sokan bu kitaba sonsuz teşekkürlerimi sunarım.
Düşünmeden de edemiyorum harbiden bu çantalar bu kadar güzel mi?
Bakın şunlara Allah aşkına, timsah derisinden yapılanlar asıl değerli olanlarmış.
Ne bilim bana çok büyük ve hantal geldi.
Tövbe şimdi çarpılcaz heeeee , ne de olsa o bir Birkin ve tüm kadınlar önünde diz çöküp tövbe ediyor. Şimdilerde 75 bin ile 150 bin arası olan çantalar sosyete ve ünlülerin elinden düşmese de
bizlerin bok atmaktan çekinmeyeceği bir obje. Özellikle annem ve ben acayip kötüledik :)
Baya bir geyik yapıp çantayı beğenmediğimize karar verdiğimiz andan yaklaşık olarak 2 dk. sonra
"Aycan çok param olursa alırım sana" dedi. Ben böyle ikiyüzlülük görmedim.
Öyle bir saydırdı ki başta, işte kim alır ki, yazık paraya, dünyada açlar varken alınır mı, utansınlar derkennnnn "çok param olursa alırım " demesi de sizce tuhaf değil mi?
İşte "it" çanta demek bu demek arkadaşlar, bu çantayı kolunda taşıyan insan kişisine tüm insanlık tapıyor ve adeta "işte sen oldun, artık bir Birkin'in var, sana saygı duyarız, severiz" diyorlar.
Hoş ben bunu alsam da kim sallıcak ne anlıcak benim çevrem :))))
"Salı pazarından mı kızzzzz...." demekten kendilerini alamazlar :)
Daha çok yazarım ama yeter!
Eğer buraya kadar okuduysan teşekkür ederim sevgili okuyucum.
Bu sıralar sinirlerim gergin, canım sıkkın pek yazı yazamıyorum.
O nedenle bu kadar uzatmış olabilirim, affedin!
Yorumlarınızı bekliyor, hepinize iyi haftalar diliyorum ♥
Takipte kalın!
instagram/aycanhatadair
twitter/aycanhayatadair
youtube/aycanhayatadair
periscope/aycanhayatadair
pinterest/aycanhayatadair
içinde ki tüm eşyalar etrafa dağılır. Yanında oturan beyfendi çantasına toplamasına yardım eder ve aralarında bir konuşma geçer, adam;"cepleri olan bir çanta almalısın" kadında; "Hermes yaptığı zaman o çantayı alacağım" der. Bu konuşmada manken Jane yanında oturan adamın Hermes'in CEO'su
Jean Louis Dumas olduğunu biliyor muydu ya da bu hikayede pazarlamanın bir parçası mıydı bilmiyorum, ama durum bu. Şu meşhurrr Birkin çanta hikayesi.Devamında ise Dumas çantayı yapar ve Birkin'e gönderir, gönderir ama bir istediği de vardır Jane'in soyadı Birkin. Jane kabul edince olanlar malum... Günümüzde halen popülerliğini kaybetmeyen ve ecnebilerin deyişiyle "it" çanta olan Birkin'ler zenginlerin kolunda, züğürtlerin de klavyelerinde hikayeleri yazılmakta, garibanların da "kapatilizm anacım" nidalarıyla seslere dönüşmektedir.
Çok yazdım okumadan çıkan olursa saygım sonsuzdur şimdiden yazayım!
Offf sadede de gelemedim zaten iyice bastılar beni...
2008 yılında yayınlandığında çok satanlar listesine giren Michael Tonello'nun Birkin'in Peşinde
kitabının kısaca özetine gelirsek; New York'da yaşayan Michael makyözdür pek çok ünlü isimle çalışmış ve oldukça renkli bir hayatı vardır ancak bu işin ve hayatının yozlaştığını, sıkıldığını artık bir şeylerin değişmesi gerektiğine inanıp Barselona'ya taşınır. Taşınır taşınmasına ama para da kazanması da gerekmektedir. Bu Michael giyimini de çok düşkündür. Bir gün bilgisayar başında otururken evde hiç kullanmadığı Hermes marka eşarbını E-bay'den satışa çıkarır ve anında satılır.
Sadece 1 kez kullandığı 10 senelik eşarba bu kadar talep olduğunu görünce şaşırır.
Bu uyanık ve şık adam gün geçtikçe ve paraya da olan ihtiyacından dolayı dolabında değerli gördüğü pek çok eşyayı satışa çıkarır, sonunda dolabı boşalır ve satacak bir şeyi kalmaz.
Gel gelelim bir gün bir müşterisinden mail gelir, daha çok Hermes markalı eşarp satışa çıkarabilir misin? Önceleri bu talebi anlamaz ama olay basittir. Hermes yılda belirli sayıda eşarp satışa çıkarmaktadır ve Hermes severler eşarpları bulmak için adeta birbirleriyle yarışmaktadır.
Az sayıda eşarp tamam ama bir de işin içine koleksiyonerler girer. Eski eşarpları Amerika'da bulmak imkansız ancak Avrupa'da kimse satın almadan Hermes'in depolarında durup duruyor.
Adamımız bu işi çözer ve E-bay müşterilerinden gelen dilek listelerinde yer alan eşarpları bulmak için mağaza mağaza gezer ve bu işten tonla para kazanır. Kapış kapış satılan eşarp işinden oldukça iyi kar eden Michael E-bay'de Hermes eşarp uzmanı olur. Ünü yayıldıkça listeleri de kabarır ve günlerden bir gün bir mail daha alır. Amerikalı ünlü bir şarkı sözü yazarı ondan nadir bulunan bir eşarp ve eğer temin edebilirse Birkin ister.
Özellikle Cro. bir Birkin.
Eşarp işinde uzaman olsa da Birkin'in ne olduğu bilmeyen Michael bunun Hermes tarafından üretilen bir çanta olduğunu ve almak için birçok kişinin bekleme listesinde olduğunu öğrenince şaşırır.
Bu bekleme listeleri 2 yıla kadar uzandığını da yazmadan geçmeyelim.
Kafasına koyduğu işi başaran ve bunu tutku haline getiren esas adamımız her girdiği mağazada Birkin çanta alma umuduyla satıcıyla konuşur ama sonuç hep hayal kırıklığı olur.
Ümidini kesmez, sonunda bulduğu bir formül ile Birkin çantaya kavuşur ve Amerikalı müşterisine satar. Artık Michael Birkin çantaların peşinde tam 111 ülke dolaşıp bu çantayı özel müşterilerine satacak, paraya para demeyecek bir çok ünlüyle kanka olacak ve sonunda Hermes tarafından kara listeye alınacaktır.
Kısa dedim ama tüm kitabı yazdım :) Pek yorumluk yer de kalmadı gibi sanki :)
Michael internetin özellikle E-bay gibi bir e-ticaret sitesinden nasıl para kazanılırı göstermiş.
Ticari zekasını da kullanarak "neler yaptım dangalaklar hahha" diye hepimize gülen zevki sefasına düşkün bir gay arkadaşmız. Özellikle Hermes'e attığı kazık bana acayip komik geldi.
Sen millete çanta satma beklet, adam binlerce çanta alsın senden paraya para demesin.
Vallihi gülerler sana Hermes :)
Bu Michael anıları ve Hermes macerasını yazdığı kitabı güzel ama benim gibi çok ayrıntılara girmiş.
Mesela Amerika'da bir yer geçiyor hemen parantez içinde "o" yerin tarifi, özellikleri anlatılmış.
Bu nedenle konular biraz uzuyor. Eksi puan aldın Michael otur :)
Ben edebiyat dili falan anlamam ama bana şu hissi uyandırdı "internet dili" .
Düşüncelerini parantez içine alarak sanki o zamandan bu zamana sıçrama yapmış kitap.
Şimdi de sanki konuşuyormuş gibi yazıyoruz ya onun gibi yazmış, yazarla bir bağ kurabiliyorsun.
Aynı zamandan akıcı da hemen okudum bitti.
Konusu itabariyle ilgimi çeken ve Birkin çantaları araştırıp ne kadar gereksiz bilgi varsa minnak beynime sokan bu kitaba sonsuz teşekkürlerimi sunarım.
Düşünmeden de edemiyorum harbiden bu çantalar bu kadar güzel mi?
Bakın şunlara Allah aşkına, timsah derisinden yapılanlar asıl değerli olanlarmış.
Ne bilim bana çok büyük ve hantal geldi.
Tövbe şimdi çarpılcaz heeeee , ne de olsa o bir Birkin ve tüm kadınlar önünde diz çöküp tövbe ediyor. Şimdilerde 75 bin ile 150 bin arası olan çantalar sosyete ve ünlülerin elinden düşmese de
bizlerin bok atmaktan çekinmeyeceği bir obje. Özellikle annem ve ben acayip kötüledik :)
Baya bir geyik yapıp çantayı beğenmediğimize karar verdiğimiz andan yaklaşık olarak 2 dk. sonra
"Aycan çok param olursa alırım sana" dedi. Ben böyle ikiyüzlülük görmedim.
Öyle bir saydırdı ki başta, işte kim alır ki, yazık paraya, dünyada açlar varken alınır mı, utansınlar derkennnnn "çok param olursa alırım " demesi de sizce tuhaf değil mi?
İşte "it" çanta demek bu demek arkadaşlar, bu çantayı kolunda taşıyan insan kişisine tüm insanlık tapıyor ve adeta "işte sen oldun, artık bir Birkin'in var, sana saygı duyarız, severiz" diyorlar.
Hoş ben bunu alsam da kim sallıcak ne anlıcak benim çevrem :))))
"Salı pazarından mı kızzzzz...." demekten kendilerini alamazlar :)
Daha çok yazarım ama yeter!
Eğer buraya kadar okuduysan teşekkür ederim sevgili okuyucum.
Bu sıralar sinirlerim gergin, canım sıkkın pek yazı yazamıyorum.
O nedenle bu kadar uzatmış olabilirim, affedin!
Yorumlarınızı bekliyor, hepinize iyi haftalar diliyorum ♥
Takipte kalın!
instagram/aycanhatadair
twitter/aycanhayatadair
youtube/aycanhayatadair
periscope/aycanhayatadair
pinterest/aycanhayatadair
23 Ocak 2016 Cumartesi
Çekiliş || Cupcake'li Ahşap Boyama Tepsi
Merhaba!
Youtube kanalımda yeni bir video var!
Çekilişe katılmak için kanalıma abone olmak ve bu videonun altına yorum bırakmak yeterli. Herhangi bir yorum bırakabilirsiniz ama ne tür projeler istediğinizi yazarsanız sevinirim. Çekiliş süresi 1 ay , 1 ay sonunda kazananı Random ile belirleyip bir video ile açıklayacağım. Bol şanslar ❤
http://www.aycanhayatadair.com/
https://instagram.com/aycanhayatadair/
https://twitter.com/aycanhayatadair
http://www.pinterest.com/aycanhayatadair/
https://www.facebook.com/aycanhayatadair
https://plus.google.com/u/0/+aycnozcn/posts
http://www.youtube.com/user/aycanhayatadair
https://www.youtube.com/channel/UCnJ2LVhc2S59cGKiH9MT2hg
18 Ocak 2016 Pazartesi
Revlon 3d Maskara İnceleme
Merhaba!
Tüm yazılarımı hazırlama isteği varken hemen yazayım, bu heves kolay kolay gelmez.
Fi tarihinde gelen Watsons kutusundan çıkan bir üründü Revlon 3d maskara.
Hiç açmadığım için herhangi bir bozulma olmamış yedekte duruyordu,
Benefit Roller Lash rimelim bittiği için üzülsem de denenmeyi bekleyen bu rimeli kullanacağım
için mutluyum. Her yeni açılan rimel yeni maceralar demektir benim için.
Abartmasam mesela... alt tarafı bir rimel yani :)
Bakalım bu rimel Benefit'in yerini tutacak mı göreceğiz ?
Ben renkli kozmetik ürünlerinde genelde ambalaj olarak "renk" kullanılmasını seviyorum.
Revlon nedense bu rimelde siyah bir tasarım tercih etmiş. Saygı duyarım! ☻
Kapağı da kapanınca tık diye kapansa da fırça ile tüp arasında çok az bir boşluk var.
O nedenle sanki kapanmamış gibi bir his uyandırıyor. Amannnn ne yazdım be yazasım varmış.
Boş boş klavyeme eziyet ediyorum.
. Plastik bir fırçaya sahip.
Fırçası bana "odun" gibi dedirtti. Uzun ve kirpiği tam kavramak zor.
Dolgunluk hayal bu rimelle, kirpikleri uzatsa da birbirine yapıştırıyor.
Ben o yapışmış kirpik görüntüsünü sevmiyorum. Çok dikkatli sürüp tek tek uğraşırsam yapıştırma
en aza iniyor ama kimin o kadar zamanı var. Verdiği görüntüde pek hoş değil bana göre.
Dolgunluk versin diye de üst üste sürünce topaklanıyor, o nedenle bazen tek bazen iki kat geçiyorum.
Fazlasını yapamıyorum, bir kez yaptım berbat oldu.
Ağırlık yapmıyor, dökülmede olmadı. Çabuk temizlenmesini sevdim.
Bitsin diye kullanıyorum ama aramız limoni bu rimelle, satın almak isteseydim bu ürünü tercih etmezdim.
Bir Benefit Roller Lash değil :( Ahhh ahhh bir çekiliş olsa da bana çıksa gözümün nur'u Benefit. :)
Benim görüşlerim bu şekildeydi, sizler kullandınız mı?
Memnun kaldınız mı?
Favori rimeliniz hangisi? Pamuk eller klavyeye :)
Takipte kalın!
periscope/aycanhayatadair
16 Ocak 2016 Cumartesi
Kendin Yap! Eski Tavadan Saat Yapımı
Merhaba!
Annemi dinlemedim, sizler için yeni bir proje yaptım.
Neden annemi dinlemedim? Havalar soğuyunca bir türlü video çekemedim, anneme sürekli "video çekemedim, video çekemiyorum hava soğuk " diye söylenince anacağzım da bana "azıcık çekme kıymetini bilsinler, izlemiyorlar diyorsun arasınlar seni " vayyy anama bak resmen abonelere posta koydu, görüyor musunuz kadın içinde ne kin beslemiş izlemeyenlere :) Ama merak etmeyin anamın kini gelip geçicidir, sizleri çok seviyor, hatta videom yayına girince bilgisayar başına geçip yorumları okuyor :) Neyse annemle diyoluğum bu şekilde ama projem ne şekilde hemen ona bakalım.
Annemin balık kızarttığı tava, pek iç açıcı görünmüyor değil mi?
Ama 1 gün içinde değişimine inanamayacaksınız.
Gerekli malzemeler;
Azim ve istek dışında,
akrilik boya
dekupaj kağıdı, dekupaj tutkalı
saat mekanizması
stencil kalıbı
su bazlı vernik
peçete, peçete dekupaj tutkalı
saati takmak için tavayı matkap ile deldirebilirsiniz.
Öncelikle tavayı 2 kat akrilik ile boyadım. Stencil kalıplarıyla desenleri yaptım, dekupaj kağıdını yapıştırdı, Su bazlı vernik ile vernikledim. Saati monte ettim ve işlem tamam.
Sapına da diğer çalışmalarımdan kalan hamur kabartmları yapıştırdım.
Öncesi ve sonrası da yapalım :)
Yapılışı için şu videoyu izleyebilirsiniz.
Takipte kalın yeni projeleri kaçırmayın ♥
http://www.aycanhayatadair.com/
https://instagram.com/aycanhayatadair/
https://twitter.com/aycanhayatadair
http://www.pinterest.com/aycanhayatadair/
https://www.facebook.com/aycanhayatadair
https://plus.google.com/u/0/+aycnozcn/posts
http://www.youtube.com/user/aycanhayatadair
15 Ocak 2016 Cuma
Eski Tavadan Saat Nasıl Yapılır?
Merhaba!
Eski tavadan saat yapalım!
Eski tavadan saat yapalım!
Ayrıntılar ve yapılışı videoda, iyi seyirler ♥
Kanalıma abone olmayı unutmayın!
http://www.aycanhayatadair.com/
https://instagram.com/aycanhayatadair/
https://twitter.com/aycanhayatadair
http://www.pinterest.com/aycanhayatadair/
https://www.facebook.com/aycanhayatadair
https://plus.google.com/u/0/+aycnozcn/posts
http://www.youtube.com/user/aycanhayatadair
https://www.youtube.com/channel/UCnJ2LVhc2S59cGKiH9MT2hg
11 Ocak 2016 Pazartesi
Kleo El Ayak Bakımı ve Güzellik Merkezi || Manikür Günü
Merhaba!
Bir merhaba da sevgili hemşehrilerim için, hatta bu yazım özellikle onlar için.
Tamam tamam... hemen kızmayın sizler içinde yazıyorum, ama en çok onlar için dermişimmm :)
Günlerden cumartesi ve ben bir etkinlik için daha yollara düştüm, bu sefer el bakımı için.
Kozmobio sitesinden Orcan beyin davetiyle hem bakım, hem de Erboristica ürünlerini tanımak için
Kleo Medical 'e gittik.
Davet geldiğinde nerede olduğuyla ilgili hiçbir fikrim yoktu, pembe çarşı falan dediler ama "nerede acaba" demekten kendimi alamadım. Netten bakınca Kükürtlü caddesinde olduğunu gördüm.
Birçok akrabamız orada oturuyor, "amann gidince bulurum ne olacak."
Bindim gittim ama benim yön duygum o kadar yok ki dönüp duruyorum Kükürtlü caddesinde.
Sonra tesadüf bizim Gelin arabanın içinde geri geri evinin bahçesinden çıkıyor.
Kısa süreli bir mutluluk hali, neden? Birincisi arabası var, ikincisi orada her yeri bilir.
Atladım arabaya hemen beni Kleo Medical'in önünde bıraktı.
Teşekkür ediyorum Güzide'ciğim ♥
Neyse işte, ben gittim arkadaşlar sohbeti koyulaştırmışlardı. İçeri bir girdim başka bir akraba!
Babamın kuzeni oturup duruyor, artık onunla da sohbet falan derken Orcan beyin gelmesiyle
etkinliğimiz başladı. Yemin ediyorum bu kadar ayrıntıyı neden yazdım bilmiyorum.
Hayır annemin dediği gibi oldu resmen yediğini , içtiğini, sıçtığını yazıyorsun. :)
Yediğini içtiğini derken :) Tülay hanım çok şık ve lezzetli ikramlarıyla bizleri mest etti.
Gördüğünüz sarmaları anında lüplettik.
Kesenize bereket :)
Lezzetli ikramları yerken sohbet ettik ve Kleo'yu keşfetmeye başladık.
Yaaaa bakar mısınız, ne tatlı bir grafiti.
Bana göre konuşma balonları türkçe yazılsaydı daha güzel olurdu.
Herkes ingilisssce bilmiyor! Naçizane düşüncem :)
Duvarda olan ojelere bayıldım. Hemen selfie için harekete geçtim tabii :)
Erboristica (yazması çok zorr yae...) ürünlerini de inceledik.
Erboristica ürünleri İtalya menşeili bir firma.
Organik sertifikalı bir marka ve Orcan bey bunu şöyle anlatıyor;" AB tarafından onaylı sertifakaya
sahip olduğu için içim rahat. " Yani her sertifikaya güvenmemek gerekiyormuş.
Dikkatli olmamız gerekiyormuş. Çünkü ülkemizde de pek çok marka merdiven altı ürün üretip
sertifikalı diye satışa sunabiliyormuş. Daha ayrıntılı yazıcam!! Takipte kalın!!!
El bakımı zamanı ☺
Sırasıyla maniküre oturduk. Tülay hanım ve çalışanlar işlerinde oldukça profesyoneller.
♥♥♥
Merkezin sahibesi Tülay hanım aslında hemşire ancak eğitimini alıp bu işi yapmaya karar vermiş.
İşinde iyi olduğu merkezin dolu olduğundan anlaşılabilir.
Akşama kadar oradaydık ve müşteri hiç eksik olmadı. Randevu ile çalışıyorlar.
Bizler manikür yaptırdık ama sizler Kleo el ayak ve güzellik salonunda;
manikür, pedikür, ipek kirpik, kalıcı oje, kalıcı makyaj, protez tırnak, ağda yaptırabilirsiniz.
Zaten kime biz Kükürtlü caddesinde Kleo'ya gittik desem " aaa biliyorum ben de gittim" cümlesini duydum.
Yani epeyce meşhur sevgili Bursa'lılar ♥
Ya ben bu kızı yerim , çokkkk tatlıydı.
Pozitif enerjisi oralardan da hissediliyordur eminim.
Elinde çiçekli tası ile gezdi durdu. Beni de çek, tasımı çek :)
Oya'cım pozitif enerjinle bizleri gülümsettin çok teşekkür ederiz ♥
Adım adım ellerimin dönüşümü :)
Açıkcası pek bakım falan yapmıyorum, boyama işleriyle uğraştığım için oje falan da süremiyorum.
Hemen çıkıyor ojeler. Bu manikür bana iyi geldi, kendimi iyi hissettim ♥
Teşekkürler Tülay hanım , ellerinize sağlık.
Tülay hanımla biraz ojeler hakkında konuştuk.
Hangi ojeleri seviyorsunuz, favori markanız vb.
En sevdiği yerli oje markası Pastel'miş. İçinde Formaldehyde maddesi olmaması ve kalıcılığının iyi olması, renk yelpazesini ve kalitesini beğendiğini ancak fırçasının ince olduğunu söyledi. İnce tırnaklarda uygulama kolaylığı sağlasa da uzun ve geniş tırnaklarda uygulama zor oluyormuş.
Yerli markalarda diğer bir tercihi ise Note markasıymış.
Yabancı olarak da Sally Hansen 'i beğendiğini bunun yanında Rimmel London, Wet'in Wild, Revlon'u da beğendiğini belirtti. Bir oje de şu özellikleri aradığını ; ambalaj, kalıcılık ve fırça.
Kriterlerimiz bunlar sevgili oje markaları, ona göre ayağınızı denk alın, Tülay hanım bu konuda çok titiz :)
Bir de instagram'da railya_nailart olarak takip edeceğiniz (solda) sevgili Railya Beauty Forum'da
nail art dalında birincilik almış. Tebrikler ♥ Tasarımlarına sayfasından bakabilirsiniz.
Bir de beni tek çek :)
Şu poza baksanıza ya resmen "canıms" der gibi bakmışım. :))
Eeee.. toplu fotomuz olmasın mı?
Orcan beye ve Tülay hanıma bizleri ağırladıkları için teşekkür ederiz.
Güzel bir gün geçirdim.
Kleo randevu ve fiyat bilgisi için ; (0224) 234 97 03 - (0532) 661 05 12
Web siteleri için tık
Kozmobio sitesi için tık.
Katılan diğer arkadaşları ise;
Takipte kalın!
instagram/aycanhatadair
twitter/aycanhayatadair
youtube/aycanhayatadair
periscope/aycanhayatadair
pinterest/aycanhayatadair
7 Ocak 2016 Perşembe
Nasılız Gençler?
Merhaba!
Sevgili gençler nasılsınız?
Beni soracak olursanız dün gece çok mutluydum!
Höyttt lan içiniz fesat he hemen nerelere çekiyorsunuz :)
Neden mutluydum hemen yazıyorum; blogum dün gece 1200 ziyaret almış ☺
Amannn... bende tam bir bayram havası, yandan yandan :)
Ne zamandır hitim çok düşüktü ama son 3 aydır 900-1000 kişi blogumu okuyor.
Çok sevindim ♥ Her zaman yakınsamda hedeflediğim rakamlardı.
Hedefime ulaştığım için mutluyum, şimdi ki hedefim ise bu sayıyı bu rakamlarda
tutup yukarıya taşımak, bunun içinse düzenli içerik üretmeye devam ☺
Tabii ki bana destek olan tüm blogger arkadaşlarıma teşekkürü borç bilirim.
Çünkü blogları okuyanlar da bloggerlar. Yorum bırakan, beğenenlere muckkkk :)
Aman valla tiki kızlara döndüm , ayıptır söylemedi şimdi nasıl karnım aç anlatamam size.
Kafamda da Hc Hair Care markasının yağı var, amannn şimdi kalk duşa gir bu soğukta.
Ayyy nasıl zor geliyor anlatamam...
Ya ben size bir şey daha sormak istiyorum, bu paypal beni sinir ediyor.
Hesabıma yatan parayı çekmek istiyorum, ama ne mümkün.
İşlem iptal edildi, işlem tamamlandı vs. gibi saçma sapan şeyler yazıyor.
Bankanın teknik problemlerinden dolayı işlem yapılmamış ama 10 tl para kesilmiş.
Ben tekrar parayı transfer etmek istediğimde yine 10 tl kesildi, bankadan transfer edin diyor paypal ama bankaya bakıyorum para mara yok, delircem ya!!!
Bilgisi olan varsa yorum yazabilir mi please!!!
Takipte kalın!
instagram/aycanhatadair
twitter/aycanhayatadair
youtube/aycanhayatadair
periscope/aycanhayatadair
pinterest/aycanhayatadair
Hedefime ulaştığım için mutluyum, şimdi ki hedefim ise bu sayıyı bu rakamlarda
tutup yukarıya taşımak, bunun içinse düzenli içerik üretmeye devam ☺
Tabii ki bana destek olan tüm blogger arkadaşlarıma teşekkürü borç bilirim.
Çünkü blogları okuyanlar da bloggerlar. Yorum bırakan, beğenenlere muckkkk :)
Aman valla tiki kızlara döndüm , ayıptır söylemedi şimdi nasıl karnım aç anlatamam size.
Kafamda da Hc Hair Care markasının yağı var, amannn şimdi kalk duşa gir bu soğukta.
Ayyy nasıl zor geliyor anlatamam...
Ya ben size bir şey daha sormak istiyorum, bu paypal beni sinir ediyor.
Hesabıma yatan parayı çekmek istiyorum, ama ne mümkün.
İşlem iptal edildi, işlem tamamlandı vs. gibi saçma sapan şeyler yazıyor.
Bankanın teknik problemlerinden dolayı işlem yapılmamış ama 10 tl para kesilmiş.
Ben tekrar parayı transfer etmek istediğimde yine 10 tl kesildi, bankadan transfer edin diyor paypal ama bankaya bakıyorum para mara yok, delircem ya!!!
Bilgisi olan varsa yorum yazabilir mi please!!!
Takipte kalın!
instagram/aycanhatadair
twitter/aycanhayatadair
youtube/aycanhayatadair
periscope/aycanhayatadair
pinterest/aycanhayatadair
5 Ocak 2016 Salı
Real Techniques Makyaj Süngeri İnceleme || Nasıl Temizliyorum?
Merhaba!
Yeni yılda neler yaptınız gezentiler? Ben kaç gece kulübü, kaç bar gezdim hatırlamıyorum.
Off off halen başım ağrıyor, ne kadar içmişim , "çay" :)
Ne sandınız gezentilerrrr her yıl olduğu gibi bu yılda evimdeydim.
Eeee adam mı var bizi gezdirsin, arkadaş da yok dışarı çıkalım!
Zaten tövbeliyim ki, bir sene hazannallah dışarı çıktım ondan sonra tövbeeeee ettim!
Nedenlerini sonra yazarım, şimdi zaman Real Technique makyaj süngeri inceleme zamanı.
Çok merak ederek aldım şimdi iyi ki aldım diyorum.
Cildim ara ara çok kuruyor, o nedenle ne kadar nemlendirirsem nemlendireyim fondöteni
fırça ile uyguladığımda o "pul pul" görüntüyü engelleyemiyorum.
Ancak bu yımırta görünümlü sünger ile çok iyi anlaştım.
Kullanmadan önce 10 ya da 5 dk. suda duruyor ve sünger şişiyor.
Fazla suyunu iyice sıkıyor ve peçete üzerine koyuyorum iyice suyu alınıyor.
Pıt pıt hareketlerle fondöteni uyguluyorum. Nemli olduğu için o pul pul görüntü olmuyor ve
fondöteni cilde çok iyi yediriyor. Doğal bir görünüm oluyor o nedenle çok seviyorum.
Bazen (çoğu) zamanlar zor geliyor kullanmak ya da unutuyorum suya koymayı o nedenle
sinir oluyorum kendime.
Eksi yanı ise; ilk kullanımdan itibaren fondöten lekesi olması.
Sürekli yıkama ihtiyacı duyuyorum, sanki pis bişiyi yüzüme sürüyormuş gibi hissediyorum.
Kirli görüntüsünü hiç sevmiyorum, eee her zaman da yıkayamıyorum.
Onun dışında doğal bir görünüm ve pullanma olmadan fondöten uygulamk istiyorsanız şans
verebilirsiniz .
Yıkamak istediğimde ise zeytinyağına batırıyorum ve bulaşık detarjanı sıktığım bir kase içine
atıyorum.
3-4 saat bırakıyorum suyun içinde, daha sonra ılık suyla iyice duruluyorum.
Yeni yılda neler yaptınız gezentiler? Ben kaç gece kulübü, kaç bar gezdim hatırlamıyorum.
Off off halen başım ağrıyor, ne kadar içmişim , "çay" :)
Ne sandınız gezentilerrrr her yıl olduğu gibi bu yılda evimdeydim.
Eeee adam mı var bizi gezdirsin, arkadaş da yok dışarı çıkalım!
Zaten tövbeliyim ki, bir sene hazannallah dışarı çıktım ondan sonra tövbeeeee ettim!
Nedenlerini sonra yazarım, şimdi zaman Real Technique makyaj süngeri inceleme zamanı.
Uzun zamandır yazmak istediğim hatta fotoğrafları bile yazın çektiği bir süngerdir kendisi.
Kısmet bugüneymiş. Çok merak ederek aldım şimdi iyi ki aldım diyorum.
Cildim ara ara çok kuruyor, o nedenle ne kadar nemlendirirsem nemlendireyim fondöteni
fırça ile uyguladığımda o "pul pul" görüntüyü engelleyemiyorum.
Kullanmadan önce 10 ya da 5 dk. suda duruyor ve sünger şişiyor.
Fazla suyunu iyice sıkıyor ve peçete üzerine koyuyorum iyice suyu alınıyor.
Pıt pıt hareketlerle fondöteni uyguluyorum. Nemli olduğu için o pul pul görüntü olmuyor ve
fondöteni cilde çok iyi yediriyor. Doğal bir görünüm oluyor o nedenle çok seviyorum.
Bazen (çoğu) zamanlar zor geliyor kullanmak ya da unutuyorum suya koymayı o nedenle
sinir oluyorum kendime.
Eksi yanı ise; ilk kullanımdan itibaren fondöten lekesi olması.
Sürekli yıkama ihtiyacı duyuyorum, sanki pis bişiyi yüzüme sürüyormuş gibi hissediyorum.
Kirli görüntüsünü hiç sevmiyorum, eee her zaman da yıkayamıyorum.
Onun dışında doğal bir görünüm ve pullanma olmadan fondöten uygulamk istiyorsanız şans
verebilirsiniz .
atıyorum.
.... ve sonuç bu oluyor. Bu yıkama şeklini instagram'da bir hesapta görmüştüm.Oldukça etkili
bir yöntem tavsiye ederim.
Benim görüşlerim bu şekilde, bir çok marka makyaj süngeri çıkarmaya başladı.
Bu furya da gelip geçici tabii ama bana göre Real Techniques özellikle indirimde
tercih edilebilir bir marka. Sizler ne düşünüyorsunuz, yorumlarınızı bekliyorum :)
Takipte kalın!
4 Ocak 2016 Pazartesi
Dresslily Alışveriş Sitesi
Merhaba!
Bugün sizlere bir alışveriş sitesinden bahsetmek istiyorum, dresslily.com
Geçen günlerde elbise aramaktan canım çıkmıştı, gezdim gezdim ama bir türlü istediğim modelde ve kendime yakışan bir elbise bulamadım. Hepimizin vücut tipi farklı, benim vücut armut tipi.
O nedenle etek ve elbise giymeyi pek sevmiyorum, hangi eteği veya elbiseyi denesem koca totom çıkıyor ve kendimi elbiselerin içinde berbat hissediyorum. İnternette gezinirken dresslily.com 'a
denk geldim ve envai çeşit elbiselerin olduğunu gördüm. Vintage, bohem, günlük elbiselere bayıldım.
İnternetten alışveriş yapmanın en büyük eksisi bedenimize nasıl olacak, gibi sorular.
Eğer kendinizi iyi tanıyorsanız en iyi ölçüyü cuk diye oturtuyorsunuz :)
Ben de çok bilmem ama arkadaşlarım her aldıkları kıyafeti tam ölçülerine göre alıyorlar.
Kıskanmıyor değilim hani :)
Bu elbiseyi çok beğendim, üst tek renk tutulmuş alt ise desenli , tam bana göre.
Yazlık efil efil, ohh miis :)
Oversize kazakları ve hırkları çok seviyorum.
Sizce de çok "cool" durmuyor mu?
İç geçirdiğim bir elbise daha.
Nerede bende bu fizik ahh ahhh...
Çok şık değil mi ya, bir an kinlendim hatuna :)
Ofis şıklığına şıklık katacak bir model daha.
Elegan duran şeyleri pek bir severim.
Bohem hayattan bir parça daha...
Takılarla zenginleştirilmiş.
Tam benim tarzım.
Sizler dresslily.com 'a giderek daha fazla elbiseye göz atabilir, çeşit çeşit elbise modellerine bakabilirsiniz. Üstelik her yere ücretsiz kargo ve şu an birçok üründe indirim var.Siteye üye olduğunuzda %10 indirim de kazanıyorsunuz. Eğer benim beğendiğim kıyafetleri incelemek fiyatlarını öğrenmek istiyorsanız fotoğrafların üzerine tıklayabilirsiniz. Üstelik sadece kıyafet ve ya elbise değil saat, yüzük, çanta, kolye, ayakkabı gibi çeşitli ürünlere de göz gezdirebilirsiniz. Kendimden biliyorum alışveriş merkezlerinde gezmek ve ayaklarına kara sular inmesini sevmeyenler için internetten alışveriş harika :) Tık tık oturduğun yerden beğendiğin şeyi alabiliyorsun. Şahsen online alışverişi şöyle seviyorum; siteye bir giriyorum ona bakarken, buna bakarken zaman nasıl geçiyor anlamıyorum. Yurt dışından alışveriş yapmıştım ama bu siteden alışveriş yapmadım. Şimdiden gözüme kestirdiğim kıyafetler var. Sizler hangi elbiseyi beğendiniz?
Yorumlarınızı bekliyorum.
Takipte kalın!
instagram/aycanhatadair
twitter/aycanhayatadair
youtube/aycanhayatadair
periscope/aycanhayatadair
pinterest/aycanhayatadair
2 Ocak 2016 Cumartesi
#16bloggerla2016 Etkinlik Sponsorları - Hediyeler
Merhaba !
Nesneslis ve Gırla Fikir''in düzenlediği etkinlik hediye videosu yayında
Beni sosyal medya hesaplarımdan takip edebilirsiniz
http://www.aycanhayatadair.com/
https://instagram.com/aycanhayatadair/
https://twitter.com/aycanhayatadair
http://www.pinterest.com/aycanhayatadair/
https://www.facebook.com/aycanhayatadair
https://plus.google.com/u/0/+aycnozcn/posts
http://www.youtube.com/user/aycanhayatadair
2015'in kısa özeti
Merhaba!
2015'in kısa özetini videomda bulabilirsiniz ♥
http://www.aycanhayatadair.com/
https://instagram.com/aycanhayatadair/
https://twitter.com/aycanhayatadair
http://www.pinterest.com/aycanhayatadair/
https://www.facebook.com/aycanhayatadair
https://plus.google.com/u/0/+aycnozcn/posts
http://www.youtube.com/user/aycanhayatadair
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)