Merhaba!
#16bloggerla2016 etkinliğinde bizleri yalnız bırakmayan bir sürü sponsorumuz vardı.
Etkinliğin ilk yazısı için tık. Blogger etkinliklerine sponsor olan firmalar,özellikle
yeni ve adını duyurmaya çalışan, internetten satış yapan firmalar için bulunmaz bir fırsat.
Hem ürünlerini bloggerlara ulaştırıyorlar,paylaşım ve tanıtım ile yeni ürünler keşfetmemize olanak
sağlıyorlar. Bakalım bu etkinlikte neler keşfettik ☻
Öncelikle Ralila organik'den Rahmi bey etkinlikte bizimleydi.
Elma sirkesini annem çok kullanır, üzüm sirkesi gibi keskin bir tadı yok o nedenle bende
seviyorum. Siyah üzüm suyunu da annem hemen içti :) Duymasın şimdi "ne beni yazıyorsun" diyecek. Siyah üzüm çekirdeği ekstratı ise cildin yenilenmesine yardımcı olan bir ürün.
Kırışıklara iyi geliyormuş, kullandıktan sonra yazacağım inşallah :)
Arifoğlu baharat; kök çayı, nane, kekik, pul biber, kış çayı ve çok merak ettiğim Fajita sosu
göndermiş. Ben bir sos delisiyim ama öyle her tadı da yiyemem, bu sosu tavuk yaparken kullanmayı düşünüyorum. Belki tarifimi sizlerle de paylaşırım. :)
Sitede çok güzel bir ayrıntı var; bitki bilgilerini bulabileceğiniz rehber hazırlanmış.
Etkinliğin başlıca sponsorlarından Radoha Kefir ise çok şık bir sunumla bizlerleydi.
Ben kutusuna bayıldım. İçeriğinde keçi sütünden kefir ve kefir sabunu bulunuyor.
Kefir sabunu da nedir demeyin! Çok güzel kokusu var, bayıldım.
İçeriğinde palm yağı, kefir jeli, doğal çiçek özlerinden esans kullanılmış.
Düzenli kullanımda ciltte pullanma, egzama ve saç dökülmesine iyi geldiği vaad ediliyor.
Kefir ile aram pek yoktur ne yalan söyleyeyim, ama çok acıkınca yanında galeta veya tuzlu çubukla
iyi gidiyor. Kefirin faydalarına gelince; probiyotikdir, sindirim sistemini destekler, bağışıklık sistemini destekler,enerji kaynağı, serinletici ve iştah açıcıdır, sinir sistemini düzenler, yıkıcı hastalıkların tedavisinde destek ürünü olarak kullanılır. Sinir sistemine iyi geliyorsa tüm ülkeye kefir içermemiz gerek, malum sinirler hep gergin :)
Etkinlikte masalarda tazecik çerezleriyle Tuğba kuruyemiş de sponsorlarımızdandı.
Lokumumu kahveyle yedim bile :) Narlı lokumu ilk defa tattım ve çok sevdim, zaten ben lokum
delisi olduğum için neli olduğu fark etmiyor :)
Markanın sloganı da bu :) Zaten ilk okuduğumda hemen bu "deyiş" aklıma geldi, demek ki başarılı bir pazarlama yöntemi bulmuşlar. Küçük bir sandık ve doğal rafya ile süsledikleri sunumları ise
masalara şıklık kattı. Çıtır çıtır, tazecik leblebiler, sitelerinden online sipariş verebilir, isteğe göre sarımsaklı,kahveli, çikolatalı çeşitleriyle lezzet patlaması yaşayabilirsiniz.
Ayrıca çevre dostu ambalajlarını çok sevdim. Mevlid ve cemiyetlerde güzel bir tercih olabilir.
Miko kahveyi daha denemedim, türk kahvesinden başka kahve pek tercih etmem.
Ancak merak ettim en kısa sürede kendime "kahve keyfi" yapıp fotoğrafını çekeyim.
Sitelerinde ayrıntılı bilgilere ulaşabilirsiniz. Belçika kahvesiymiş, içelim bakalım :)
Annem her gece "kızım sana mısır patlatayım" der, ben de her seferinde "boş ver" diyerek istemem.
Ama bu mısıra "boş ver" diyemedim. Karamelli ve çikolatalıya bayıldım.
Anında bitti. Tavsiye ederim bu markayı, sinemada falan mısır alacaksanız mrs & ms Popcorn'dan karamelliyi deneyin.
Aydıner inşaat tarafından kurulan Zetay tarım ve hayvancılık sanayii A.Ş. Linyit madenleri işletilmesi amacıyla kaybedilen toprakları zeytin bahçelerine dönüştürmüş, firma zeytinyağı üretiminde uluslararası yarışmalardan altın madalyayla dönmüş. Yenilikçi ve girişimci ruha sahip firmalara saygımız sonsuz. Lezzetinden bahsedecek olursam, çok hafif, ağır kokusu yok, kahvaltıda kekik ve sıcacık ekmekle iyi gidiyor .:) Zeytinyağı severim ♥
Kendi salçamızı kendimiz yaptığımız için hazır salça kullanmıyoruz.
Ayone Çiftliğinin salça, dometes suyu, kurutulmuş domates ve kekiğini denemek için sabırsızlanıyorum. Fotoğraf çekmek için bekledim :) Firmanın ilkeleri çok dikkatimi çekti.
Kesinlikle "tarım ilaçlarına" karşılar, işlerini bilinçli yaptıkları belli.
Özellikle ceviz dikimi hakkında yazılanlar çok dikkatimi çekti.
Neden bilmiyorum bizim ailece ceviz ağaçlarına karşı bir sempatimiz var, bunun nedenin annemin köyünde eskiden var olan ceviz ağaçları olabilir. Annem hep "bi ceviz ağacı diksek" der durur.
Sitede "ceviz nasıl dikilir" bölümüne tıklamanızı tavsiye ederim. Kasım, Aralık ve Ocak ayında dikilmesi gerekiyormuş, Temmuz ya da Ağustos ayında en güçlü fidan bırakılacak, diğerleri alınacakmış. Şu an tam zamanı haydi ceviz dikmeye ♥
Kurutulmuş meyve de nedir?
Hiç yemediğim bir lezzet.
Bu konuda Taze kuru'dan elma, karpuz, ananas,çilek, paketine bayıldım.
Hatta elmayı hemen yedim :) Ananası da hemen gümlettim.
Sağlıklı atıştırmalık sloganıyla yola çıkan firma katkısız ve hijyenik ortamlarda kuruttuğu meyveleri
internetten satışa sunuyor. Ayrıca ; Beğendik, Real, Kipa, Metro, Kiler gibi marketlerde de satılmakta.
Aynı şekilde Bodrum kuru meyve de kurutulmuş meyve alanında iddalı markalardan.
Valla onu da hemen yedim :) Özendirmek gibi olmasın :)
Bu kurutulmuş meyve olayını çok sevdim. Bilgisayar başında sürekli canım bişiler istiyor.
Neden abur cabur yiyeyim ki, sağlıklı mis gibi kurutulmuş meyve yerim :)
Sağlıklı atıştırmalık dedim ama gözüm hep çikolatada :)
Lindt bitterli çok lezizdi.
instagram'a fotoğraf atıcam derken bizim oğlan benim çikilatalarıma göz dikti :)
Yerim o elleri ♥
Ayrıca etkinliğin vlogu için youtube kanalıma bekliyorum.
Şimdilik bende bu kadar, umarım yararlı bir post olmuştur.
Devamı gelecek olan sponsor yazılarının, yorumlarınızı bekliyorum ♥
Takipte kalın!
periscope/aycanhayatadair
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
yorumlarınız benim için çok önemli :) yorum yapan herkeseee kocamannn teşekkür :)) Blogunuz yoksa ya da gmail adresiniz "yorumlama biçimi" kısmından "adı/url" yazan seçeneği seçin adınızı yazın, url kısmını boş bırakın yorumunuzu yazıp yayınlayın. Yorumlarınız denetimden geçtikten yayınlanacaktır.